League Of Legends Roleplay

Arkadaşlar bu bölümde hepimizin istediği roleplay olaylarına ilişkin örnek olarak verebileceğimiz bir şey var !
League of Legends !
Kurallar; Kural yok ! (Beslemeyin sakın ) 

Karakterim: Ryze

Ionia sokaklarında sıkı ve sert bir gündü. Havadaki rutubet Ryze'ın canını sıkıyordu. Kapalı hava ona her zaman iyi gelirdi, çünkü bu yağmurun habercisi demekti ve Ryze suyu en büyük iletken olarak kullanabiliyordu. Bugüne kadar katıldığı tüm dövüşlerden başarıyla ayrıldı. Takımı ve özellikle halkı ona son derece minnettardı. Ryze durmak bilmeyen araştırmaları ve dünya üzerindeki bütün büyüleri öğrenme hırsından dolayı kendisini adeta kaybetmişti.
Dünya tarafından unutulan kadim bir büyüyü ele geçirdi. Bu büyü ona dövmeler halinde yapılarak büyü gücünü kalıcı olarak artırdı ve gizemini korudu. Ayrıca yanında gezilerinden ele geçirdiği kimsenin ama sadece Ryze'ın okuyabildiği parşömen büyüsünü de tam anlamıyla çözmüştü.
Dinmek bitmeyen öğrenme arzusu Efsaneler Ligi başlayınca biraz duruldu. Yeteneklerini test etmek için bu lige başvurmuştu.

Ryze "Berbat bir hava."

Karakter: Annie

Okulda kavga çıkardığı için kimse sevmiyordu. Ailesinin tek sıkıntısı ise ateşe olan düşkünlüğüydü. Evde kibrit çakmak yanıcı yakıcı ne varsa saklamak zorundaydılar. Ama nasıl oluyorsa bir yolunu bulup onlara ulaşıyordu. Çok sevdiği oyuncak ayısı Tigırsı yanından ayırmıyordu.
Ateşe olan zaafına daha fazla dayanamadı sonunda yaptı yapacağını ve elini benzin deposuna sokup kibriti çaktı.

Karakter: Zenoj


Annie'nin yaptıklarını uzaktan gördü ve şok oldu.

Ryze uzaklardan bir yerlerden güçlü bir patlama duydu.
Ryze "Savaş ? Lig ? Bunun için biraz erken değil mi..." dedikten sonra koşar adımlarla patlamanın olduğu yere ilerler.

Mekana vardığında Ryze ürpermeye başladı, nedenini bilmiyordu ancak kötülük hissettiğine emindi. Mekanda göz gözü görmüyordu. Alabildiğine ateş ve kül.

Ryze "Ateşten nefret ederim."

Başlarda bir acı hissetmesine rağmen ateş artık ona zarar vermiyordu. Elinin yandığını gördükten sonra kendi kendine.
"Çook havalı... Ama annem bu yaptıklarımı duymasın!" dedi.
Etrafındaki meraklı gözler arasında benzin bidonunu üstünden aşağı döktü. Yakınlardan geçen polis ekipleri bu durumu görünce intihar etmeye çalıştığını sandı ve onu durdurmaya çalıştı. Fakat Annie kararlıydı ve bundan zevk duyduğunu söyledi. Aklından bir ara gösteri işine girip çok para kazanabileceğini düşündü fakat yaşı daha çok küçüktü.

Zenoj, gezgin büyücüyü uzaktan izledi. Tüylerinin diken diken olduğunu anlamıştı ama kendisi de çok korkuyordu. O yeni nesildendi ama kadim krallıkların bütün büyülerini öğrenmişti ve bu Zenoj'un canını çok sıkıyordu. Ryze'ın kendisini hissettiğini biliyordu, bu yüzden kendisini mükemmel bir şekilde saklamıştı. 

Zenoj "Savaşa başlamak için daha çok erken."

Zenoj o sırada isminin Annie olduğunu öğrendiği çocuğun eşsiz bir büyü gücüne kavuştuğunu anlar.

"Hoşgeldin. Annie."

Ryze küçük kızın ateşlerle adeta dans ettiğini gördü. Aklına kendisinin yıldırımlarla olan ilk deneyimleri geldi ve bir an duygulandı. Tüm büyücüler bir diğer büyücünün gücünü hissedebilirler. Ryze Annie hakkında düşünmeye başladıkça onun gücünün her ilerleyen saniyede daha da arttığının farkına vardı. 
Daha küçük ve saf olan bir kızın bu denli bir güce sahip olması ne gibi sonuçlar doğurabilirdi ki ?

Ryze Annie'nin yanına doğru ilerledikten sonra ona selam verdi.

Ryze "Merhaba tatlı kız, ayın güzelmiş."

Ateşe olan dayanıklılığı Anniyi bile etkilemişti bundan yararlanabileceğinin farkındaydı.
Kendisini merakla izleyenlerden birinin ona doğru yaklaştığı gördü. Konuşmaya başladılar:  
....
"Teşekkür ederim mor kafalı amca. Benim adım Annie, ayımın adı da Tigırs. Peki senin adı ne?"

Ryze ilk defa çocukluğuna geri dönmüş gibiydi.

Ryze "Memnun oldum Annie ve bay Tigırs. Benim adım Ryze, ama hoşuna giderse mor kafalı amca demeye devam edebilirsin. Burada tam olarak ne oldu Annie, bana anlatabilir misin ? Sen iyi misin ?"

"Ben ateşle oynamayı çok seviyorum ama annem bana hep karışıyor. Bugün merakıma yenik düştüm ve ateşe olan bağımı arttırdım. Artık ateşle bütünleştim. Galiba ayım Tigırs'da bundan etkilendi"

Ryze, Annie'nin dediklerinin doğru olduğunun farkındaydı. Oyuncak ayıdaki gücün de farkına vardı.

Ryze "Annie, bugüne kadar iyi bir kız mı oldun yoksa yaramazlık yaptın mı ?"

Biraz durakladıktan sonra kızın meraklı bakışları altında devam eder.

Ryze "Bak Annie, senin gücün şu an sana yabancı olabilir ama ilerleyen zamanlarda oldukça üstünleşecek. Ve kötü adamlar senden kötü şeyler yapmanı isteyebilirler. Ben senin bir yakının değilim, karar vermekte elbette özgürsün ama gücünü iyilikten yana kullanmayı ister miydin ?"

Karakterim: Kayle

Kayle cennetteki en güzel meleklerden biriydi, görevi adaleti yerine getirmekti. Fakat bir gün kardeşi Morgana tarafından aldatıldı.
Bu onun cennetten kovulmasına ve ölümsüzlüğünü yitirmesine sebep oldu.
O günden beri dünya üzerinde adaleti sağlamak için uğraşıyordu. Bu sandığı kadar kolay olmuyordu ama alışmaya başlamıştı.
İnsanların arasında fazla kalmıyordu, bunun nedenini kanatlarına bağlıyordu. Onlardan utanıyordu, bir çok büyülü yaratık vardı bunu biliyordu. Ama bir meleğin yeryüzünde gezmesi utanç vericiydi.

"Bir gün seni bulup cezalandıracağım ve adalet yerini bulacak. Kardeşim."

Zenoj uzaktan olan bitenlerin hepsini gördü.
"Böyle bir güç, Noxus'un elinde mükemmel bir silah olabilirdi. Ama görüyorum ki mavi kafalı arkadaşımız benden önce davranmış. Hem zaten tipim de bu kız çocuğunu korkuturdu."

Zenoj Ryze'ı detaylı inceledi ve vücudundaki dövmelere baktı.

"Ne anlama geldiklerini keşke ben de anlayabilseydim."

Daha sonra kendisine bir portal açarak ait olduğu evine doğru ışınlandı.

Annie daha küçük bir kız olduğu için Ryze'a çok fazla güvenemiyordu. Güçlerini kötülükten yana kullanmak istemese de daha bunlar çocukça düşüncelerdi. İlk aklına gelen ise okulda bu güçleriyle hava atabilecek olmasıydı. Güçlerinin olaması her zaman hayalini kurduğu bir şey olmasına rağmen çok güçlü olup güçlerinin altında ezilmek istemiyordu nede olsa o küçük bir kızdı.

Ryze'ın sorusuna cevap veremedi ve çekimser kaldı.

Ryze küçük kızın gözlerindeki çekimser bakışları anladı. Annie'nin dibine sokularak diz çöker.
Kızın gözlerinde yanan ruh ateşini görebilmiştir.

Ryze "Endişelerini anlıyorum Annie ve bunda son derece haklısın. Senin en doğru olan kararı vereceğinden eminim çünkü sen akıllı bir kızsın."

Yerinden doğrulur ve tekrar Annie ile göz teması kurar.

Ryze "Şimdi gitmem gerekiyor. Kendine ve bay Tigırs'a iyi bak olur mu ? Hoşçakal."

Ryze'ın bu kadar yakın davranması az da olsa Annie'nin güvenini kazanmasına yardımcı oldu. Yeni keşfettiği güçlerini kullanmakta birinin rehberlik etmesi de yardımcı olurdu.

Annie, ayağa kalkan Ryze'ın gözlerine bakarak  "Yardımcı olmaya çalıştığınız için teşekkür ederim. Sizde hoşçakalın."

Aklı karışmış olan Annie evin yolunu tutar. Yaşadıklarını annesine nasıl anlatacağını, Ryze amcanın neden ona bu kadar ilgi gösterdiğini ve güçlerini nasıl kullanacağını merak eder.

Karakter: Jarvan IV


Demacia en zorlu günlerini yaşarken kral Jarvan III vefat etmiş ve bütün ülke yasa boğulmuştur.
Prens Jarvan IV o sıralarda ülke dışında olduğundan, Noxus bu durumu avantajlarına kullanmak için bir saldırıda bulunmuştur. Fakat Demacia'nın kuvveti olan Garen ve kardeşi Lux bu saldırıyı püskürtmek için Demacia askerlerini yönetmiştir. Jarvan üzücü haberleri aldıktan sonra hiç beklemeden ülkesine geri döner. Geldikten 1 hafta sonra tacı başına takar.

Jarvan: İşte oldu... Artık bir kralım. Ruhun şad olsun baba.

Karakter: Katarina


Dünyanın en iyi bıçak kullanan 3 kişisi Noxus'luydu. Bunlar General Du Couteau, kızı Katarina Du Couteau ve generalin gözdesi olan Talon. Savaşlarda düşman kim olursa olsun karşılarında bu ölümcül üçlemeden biri dahi olsun hezimete uğrardı. 
Katarina daha küçük yaşlarında Demacia'ya karşı nefretle dolmuştu. Öfkesi ve şiddetli öldürme iç güdüsü ile Noxus'un babasından sonra gelen en iyi suikastçısıydı.
Demacia'ya yapılan başarısız saldırıyı öğrendikten sonra sinir küpüne döndü. Kendisinin hiçbir şeyden haberi yoktu ve bu onu çılgına çevirmişti.
Birden odasına kapının altından bir mektup geldi.
...
Mektupta bir Demacia generalini öldürmesi isteniyordu. Katarina'nın gözleri nefretle parladı ve gülümsemeye başladı. Masanın üstüne saplanmış favori bıçağını alarak evinden ayrıldı.


Katarina: "Noxus kan istiyor !"

Karakter: Shaco

 Shaco dünyanın en berbat palyaçosu ödülünü aldıktan sonra hayatında ne kadar önemsiz bir varlık olduğunu bir kez daha anlar. İntikam almak için katil olmak ister.

Kayle, Xeta tepesinde bir mağaraya saklandı. Hava oldukça kapalıydı ve sağanak yağmur gelmesi en muhtemel şeydi. Peşinde olan yaratığın ne olduğu ve ne istediği hakkında en ufak bir fikri yoktu. Dilediği şey enerjisini toplayana kadar onu bulamaması veya birisinin yardıma gelmesiydi ki bu olması imkansız birşeydi.

Karakter: Brand


Brand çok eskiden Demacia yüksek konsolosluğunun atadığı büyücüler tarafından özel bir rün taşına hapsedilmişti. Yüzyıllar boyunca kurtulmayı ve özgür kalmayı beklemiştir. Sonunda bu gerçekleşti. Brand tüm Demacia halkını yok etmek istiyordu. 

Yerinden doğrultu ve intikam ateşi bir kez daha Brand'ın içinde yanmaya başladı.
"Burası yanacak, uçuşan küllerle ya da rüzgârın nefesiyle değil, benim intikamımla..."

Rengar, Xeta dağının eteklerinde hep yaptığı şeyi yapıyordu "Avlanmak".
Fakat avını öldürdükten sonra havada başka bir koku duydu. Kötü bir koku, muhtemelen yolunu son derece şaşırmış bir yaratık diye düşündü Rengar. O dağlarda herhangi bir yaratığın bulunması kolay değil. Fakat aklına birden etrafı kontrol etmek geldi. İşin nereye varacağını bilemese de o yaratığı bulmak istiyordu. Olağanüstü hızıyla dağın en yüksek noktasına çıkıp etrafa güzel bir bakış attı.

Bir mağaranın yakınlarında etrafı koklayarak gezen garip bir yaratık vardı. Görünüşü bir yırtıcıyı andırıyordu ancak iki ayak üstündeydi ve kanatları vardı. Bir sineğe benziyordu. 

"Muhtemelen sihirli bir yaratık... Ama böylesini daha önce hiç görmemiştim."
"O mağarada her ne varsa bu şey onu istiyor. Öyleyse gidip bende bakmalıyım. Belki yardıma ihtiyacı olan birisi vardır."

Rengar düşmanlarının içine korku sanan kükremesinden bir örnek gösterdi. Yaratık sadece arkasını dönerek Rengar'ın olduğu yöne baktı ama hiç de korkmuşa benzemiyordu. Rengar olan şeyden hiç hoşnut değildi. Onu genelde Noxus, Ionia ve Demacia camiasından hemen herkes tanırdı. Fakat bu yaratık onu tanımışa ve korkmuşa benzemiyordu. 

"Belki de uğruna değecek bir avsındır. Seni avlamak istiyorum."

Ryze günlük meditasyonunu yapıyordu ki o sırada kapısı çalındı. Karşısında uzun zamandır görmediği kuzeni vardı. Ryze sevindi ve onu içeriye alacaktı ki. Adamcağız öylece yere yıkıldı kaldı.
Ryze neler olduğunu sordu. Ama adam hiçbir şey cevaplayamadı. Ryze ölmek üzere olan kuzenine bakarken ağlamaklı oldu. Adam gücünü toplayıp Ryze'a son bir şey söyledi.

"Zenoj... Noxus..."

Ryze halkın yardımıyla kuzeni Jalk için bir cenaze düzenledi. Cenazeden sonra herkes dağıldı ama Ryze kuzeninin mezarı başında kaldı. O sırada aşırı sağanak bir yağmur başladı. Ryze'ın vücudu istemsiz bir şekilde kıvılcımlanıyor etrafa elektrik akımları salıyordu ve sonra da dövmeleri parlamaya başladı. Bununla birlikte gözleri de saf ve bembeyaz formunu aldı.

"İntikamını alacağım Jalk. Acı bir şekilde."

Ryze, Efsaneler Ligi başvurusunu sorgulamak ve yinelemek için Demacia yollarını tuttu.

"Peşimdeki yaratık yetmiyor sanki bir de bu kükreme eksikti..."

Kayle uzaktan içine korku salan kükremeyi duyar ve iyice endişelenmeye başlar.

"Işıklar... Beni unuttunuz mu ? Cennet ışıkları, bana yardım edin."

Benim karakterim: Kha'Zix  

İçinde bulunduğu yeni dünyanın yaratıkları Kha'Zix'e çok kolay geliyordu. Hemen hemen her türden yaratığı yenmiş ve yemişti. Ama bu kovaladığı farklıydı. Kutsal bir yaratığa hatta bir meleğe benziyordu.
Onu da bulup yenmek ve devamında yemek istiyordu.
Takibine devam etti ancak kaçan 'melek' izini kaybettirmiş gibiydi. Ta ki bir mağaranın girişine gelene kadar. Kha'Zix onun o mağarada olduğundan emindi. İçeriye girmeye hazırlanırken bir kükreme duydu.
Sesin kaynağına bakınca gördüğü silüet daha önce avladıklarından değildi. 

"Bir günde iki değişik yaratık gördüm. Bu güzel... Şimdilik bu korku onlara yeter." 

Kha'Zix daha sonra aşırı korkunç sesiyle bağırarak görünmez oldu ve oradan ayrıldı.